Nitelikli misafir için bütünleşik nitelikli işler yapılmalı!

Türkiye’de bulunan resort ve şehir otelleri Avrupa’nın en iyileri arasında yer almaktadır. Pek çok uluslararası ödül ve müşteri memnuniyeti değerlendirmeleri bu tespitin altını çizmektedir. Peki, bu güzide oteller hak ettiği misafire ulaşabiliyor mu?

Değişik sektörlerden yatırımcılar – bilhassa inşaat sektöründen – çeşitlendirme politikası doğrultusunda mükemmel konumlarda eşsiz otel kompleksleri inşa etmektedir. Otelleri planlarken ve hayata geçirirken farkındalık açısından büyük bir özen gösterilmekte ve hiç bir masraftan kaçınılmamaktadır. Peki, ya sonrası? Alışılmış metotlar ile otelin pazarlanmasına başlanıyor. ‘Kopya’ kampanyalar ile belirli bir hedefe ulaşılmaya çalışılıyor.

Pazarlamada “fark yaratan” otel işletmesi hemen hemen yok gibi. 
Tabii ki istisnalar kaideyi bozmaz. Geleneksel pazarlamanın – bilindiği gibi – dört ayağı var: Ürün, Fiyat, Konum ve Tanıtım (modern pazarlama anlayışlarında etkenler artıyor). Bu dört unsur birbirini doğrudan etkiliyor. Masanın dört ayağı gibi düşünecek olursak, bir ayak diğerinden kısa olursa o masa yan durmaya veya düşmeye mahkûm. Ürün ve konum unsurlarına büyük özen gösterilirken, tanıtım faaliyetlerine ya gereken ilgi verilmiyor ya da yanlış politikalar ile bütçeler çarçur ediliyor. Sonunda fiyatları aşağı çekerek rekabet etme veya ayakta kalma çabaları su üstüne çıkıyor. Booking.com gibi OTA’larda “peynir ekmek fiyatına” misafir arayışına yöneliniyor.

Hâl böyle olunca da, Türkiye’deki 5 yıldızlı otel Avrupa’da 2 yıldızlı otelleri tercih eden müşteriye arz ediyor.

Pek çok otelin analog ve dijital tanıtım mecralarında Almanca içerikleri içler acısı. Bu içerikler, çıkış metnine sadık kalınarak, pazarlama ve metin yazarlığı birikimi olmayan tercümanlar tarafından tercüme edilmiş. Bu yöntemle o “nitelikli turiste”, o gelir düzeyi yüksek kitleye ulaşmak zor.

Alman hata sevmez!
Bilindiği gibi; Almanlar hatayı pek sevmez, Türklerin deyimiyle çok “pimpiriklilerdir”. İletişim mecralarınızdaki hataları işletmenizin kalitesiyle ters orantılı görürler. Akıllarından geçen şudur: “Daha iki cümleyi doğru dürüst yazamayan nasıl kaliteli bir hizmet verebilir ki?”

Nitelikli misafire ulaşmanın yolu, oyunu hedef pazarların kuralına göre oynamaktan, hedeflenen kitlelerin taleplerine, ihtiyaçlarına cevap vermekten ve onlarla onların seviyelerine göre iletişim kurmaktan geçiyor.

Ancak, pazarlamayı bir bütün olarak ele alarak ve tüm unsurlara gereken ilgiyi göstererek oteller nitelikli misafire ulaşabilir.